İYİ Parti’nin ‘özeleştiri’ kampında neler konuşuldu?
Partinin kurucu genel Başkan Meral Akşener’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaretinin eleştirildiği kampta, “AKP karşıtı, muhalif” duruşun sürdürülmesi konusunda ortaklaşıldı. Kampa, İYİ Parti’den istifa edecekleri iddia edilen milletvekilleri Ahmet Ersagun Yücel ve Ünal Karaman ile Akşener’e yakınlığıyla bilinen Burak Akburak katılmadı.
İYİ Parti, Müsavat Dervişoğlu’nun genel başkanlığı dönemindeki ilk geniş kapsamlı değerlendirme toplantısını 13-14 Temmuz’da Afyonkarahisar’da gerçekleştirdi.
Kampta, yerel seçimlere “hür ve müstakil girme kararı”, Akşener’in Erdoğan’la Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde görüşmesi ve bu görüşmenin İYİ Parti üzerindeki etkileri, istifalar karşısında nasıl tavır alınacağı, bundan sonraki siyasi çizgisi ve İYİ Parti’nin yeniden ayağa kaldırılması için neler yapılabileceği masaya yatırıldı. Dervişoğlu, milletvekilleriyle ayrıca birebir görüşmeler de yaptı.
SONUÇ BİLDİRGESİNDEN VAZGEÇİLDİ, KURMAYLAR DA ŞAŞIRDI
Müsavat Dervişoğlu “özeleştiri kampı” olarak nitelendirdiği koplantının açılışındaki konuşmasında, “Eski resimleri kenara bırakıp, aynaya bakmak durumundayız” diyerek yeni dönem hedeflerine odaklanacakları mesajını verdi.
Partinin bundan sonraki yol haritasının da, kampın sonunda Dervişoğlu’nun açıklayacağı sonuç bildirgesiyle ortaya konulacağı duyuruldu. Ancak Dervişoğlu, parti yöneticilerini bile şaşırtan, kısa bir konuşmayla toplantıyı kapatırken, sonuç bildirgesi de hazırlanmadı.
BBC Türkçe’ye konuşan bir parti yöneticisi, görüşlerini şöyle anlattı:
“Kapsamlı ve gelecek stratejisini de içeren bir konuşma bekliyorduk. Ayrıca da kararlar bir sonuç bildirisiyle duyurulacaktı. Açıkçası biz de böyle bir açıklama beklemiyorduk. Belki hedeflenen sonuç alınmadı ama herkesin düşüncelerini açıklaması ve birbirini dinlemesi, kaynaşması açısından yararlı bir kamp oldu.”
“AKŞENER ZİYARETİ ANLATAMADI, PARTİYE ZARAR VERDİ”
Toplantılarda, partinin kurucularından Ankara Milletvekili Koray Aydın’ın, İYİ Parti’den istifasına gerekçe gösterdiği Akşener’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyareti, söz alan katılımcıların da büyük bölümü tarafından eleştirildi.
Eleştirilerin ortak noktasını ise Akşener’in hem partisinden habersiz bu görüşmeye gitmesi, hem de sonrasında kamuoyuna net, açıklayıcı ve soru işaretlerini giderici bir açıklama yapmaması oluşturdu.
Bazı milletvekilleri, Akşener’in, deneyimli bir siyasetçi olarak Cumhurbaşkanı ile görüşebileceğini, ancak sonrasında net açıklama yapmamasının vatandaşların kafasını karıştırdığına dikkat çekerek, “Meral hanımın ziyareti üzerinden ‘İYİ Parti, AKP’ye yaklaşıyor’ denmesi büyük haksızlık” görüşünü dile getirdi.
Akşener’le ilgili alınması gereken tutum konusunda ise iki farklı görüş ortaya çıktı. Söz alanların bir bölümü, “Evet Akşener’in Saray’a gitmesi, partiye zarar verdi. Ama İYİ Parti Akşener’le markalaştı, özdeşleşti. Onun için partinin kurucu genel başkanına saygısızlığa izin verilmemeli. Parti kurucu değerlerine sahip çıkmalı” görüşünü savundu. Partinin yeni yönetimine şans tanınmasını isteyen bazı partililer ise Akşener’in tamamen partinin üzerinden elini çekmesi ve parti yönetiminin de Akşener’in partiyi zora sokan tutumları konusunda net tavır ortaya koyması gerektiğini savundu.
‘HÜR VE MÜSTAKİL’ TARTIŞMASI
İYİ Parti’nin yerel seçimlere “hür ve müstakil girme” kararı da gündem konuları arasındaydı. Bazı konuşmacılar, seçime tek başına girme kararının doğru olduğunu ve bundan sonra da aynı politikanın sürdürülmesi gerektiği savundu. Akşener’in seçimlere “hür ve müstakil” girme kararını tek başına almadığını ve hatta bu konuda baskıyla karşı karşıya kaldığını dile getiren bazı milletvekilleri, “Hür ve müstakil seçime girilmesini isteyenler sonrasında kurultay istedi, Akşener’in çekilmesini istedi. Akşener de partiye kırgın ayrıldı” değerlendirmesini yaptı.
“Hür ve müstakil” kararını yanlış olduğunu savunanlar ise İYİ Parti tabanının “AKP karşıtı, muhalif” seçmen profilinden oluştuğunu dikkat çekerek, seçmenin bu kararı “sandıkta cezalandırdığını” savundu. Hemen hemen herkesin hemfikir olduğu nokta ise partinin kuruluşundan bu yana olduğu gibi “muhalif, AKP karşıtı” çizgisini sürdürmesi yönünde oldu.
‘CHP İLE İLİŞKİ GÜNDEMİMİZ YOK’
İYİ Parti’nin, geçen yıla kadar partin “ittifak ortağı” olan CHP’yle yerel seçimler öncesinde ve sonrasında mesafeli olduğu biliniyor. Kampta da bu hava egemendi.
“Muhalefete muhalefet etmeme” yaklaşımı benimsenmekle birlikte, CHP’nin “güçlendirilmiş parlamenter sistem” iddiasından vazgeçtiği düşünülüyor ve eleştiriliyor. Özellikle “hür ve müstakil” yürünmesi gerektiğini savunanlar, “CHP ile bir yol yürüme gündemimiz yok” görüşünü dile getiriyor.
YENİ İSTİFALAR OLABİLİR Mİ?
Parti yöneticilerinden yurt dışında olan Ayyüce Türkeş, evlilik hazırlığı yapan Ümit Özlale ve rahatsızlığı nedeniyle de İstanbul Milletvekili Özdemir, kampa katılamadı. Meral Akşener’e yakın isimlerden İstanbul Milletvekili mazeret bildirmeden kampa katılmayan tek isim oldu.
Ancak gözler, partiden istifa edeceği iddiaları kulislerde konuşulan İstanbul Milletvekili Ahmet Ersagun Yücel ve Konya Milletvekili Ünal Karaman’daydı. İki isim de kampa katılmadı. Parti yöneticilerinin verdiği bilgiye göre kampa gelmek üzere yola çıktığını bildiren Yücel, bir yakının rahatsızlanması üzerine yoldan geri döndü. Karaman da yine ailevi bir mazereti nedeniyle toplantıya katılmayacağını iletti.
‘BEĞENEN BİZİMLE YÜRÜSÜN, BEĞENMEYENİN YOLU AÇIK OLSUN’
Parti kaynaklarının verdiği bilgiye göre, İYİ Parti 2023 genel seçimlerinden bu yana yaklaşık 150 bin üye kaybetti. Toplantılarda ise istifaların son dönemde azaldığı ve durma noktasına geldiği tespiti yapıldı.
Partinin yerel seçimden bu yana ilk kez oy oranı olarak da toparlanma eğilimine girdiği ve yüzde 6,1-7 aralığında olduğu ifade edildi.
Yaşanan sürece ilişkin “Akşener’in ayrılmasıyla dalgalanmalar yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. Travmatik dönemlerden geçtik. İYİ Parti dışında merkezde bir başka parti yok. Yönetimsel krizler yaşadık, ancak İYİ Parti kurumsal çekiciliğini kaybetmedi” değerlendirmesi yapıldı.
Yeni yönetimle yoluna devam etmek istemeyenlere engel olunmaması görüşü benimsendi. Dervişoğlu da, kampın kapanış toplantısında, “İnanan bizimle yürüsün, inanmayan var ise onun da yolu açık olsun” sözleriyle bu konudaki tutumlarını açıkladı.
DERVİŞOĞLU SAHAYA İNECEK
Meral Akşener’den genel başkanlığı devralan Müsavat Dervişoğlu’nun kamuoyundaki tanınırlığının düşük olması da ele alınan konu başlıklarından birisi oldu. Partiye gelen ölçümlere göre Dervişoğlu’nun kamuoyundaki tanınırlığı yüzde 2,5’lar seviyesinde.
Toplantıda söz alan partililer, Dervişoğlu’nun sosyal medya ve geleneksel medyayı daha çok kullanması, gündem belirleyecek eylem ve ve söylem oluşturması, sahaya inmesi ve halk buluşmaları yapması önerileri getirdi. Meclis’in tatile girmesinin ardından da Dervişoğlu’nun miting ve esnaf ziyaretlerine başlaması bekleniyor.